Alkol kullanımı ne tür bozukluklara yol açar?
Alkollü içkiler kullanım miktarı ve sıklığı arttıkça hem direk etkilerle hem de dolaylı olarak çeşitli ruhsal hastalıklara neden olabilirler. Bazen de başka psikiyatrik rahatsızlığı olan bireyler sakinleştirici etkisinden faydalanmak için kullanma eğilimdirler. Çok çeşitli alkol kullanım bozuklukları vardır. Alkol bağımlılığı, zararlı kullanımı, alkol yoksunluğu, black out denilen alkolün etkisi altındayken belirli zaman dilimlerini hatırlayamama vs gözlenebilir. Alkol yoksunluğu; alkolün birden kesilmesi veya azaltılmasıyla ortaya çıkan bir tablodur.
Alkolün yüksek miktarlarda ve sıklıkta kullanımı diğer psikiyatrik bozukluklara da neden olabilir. Depresif bozukluk, kaygı bozuklukları, psikotik bozukluk, unutkanlık ve bunama ve uyku bozuklukları gibi. Bu durumlarda bağımlılık tedavisi ile birlikte bu hastalıkların da tedavi edilmesi gerekir.
Alkol bağımlılığında ne tür belirtiler vardır?
Alkol bağımlılığındaki en önemli belirti “kontrol kaybı”dır. Aslında kontrol kaybı tüm bağımlılıklarda bireyin bağımlı olduğu nesneyle ilişkisinde nerede duracağını bilememesidir. Örneğin bir duble içip bırakacağım diyen kişi masadan sarhoş olarak kalkar. Diğer bir belirti tolerans gelişmesidir. Yani aynı keyfi almak, için giderek daha fazla miktarda alkol tüketimine ihtiyaç duyulur. Bu nedenle zaman içinde bağımlılık gelişebilmektedir. Bağımlılık yapıcı maddelerin en önemli özelliklerinden birisi tekrar alımlarını pekiştirici etkiye sahip olmalarıdır. Beyindeki ödül sistemi üzerinde alkol yada maddenin keyif verici özelliği bireyin alkol veya maddeyi tekrar tekrar kullanarak bağımlı olmasına neden olur. Bir kısır döngüye girer ve bağımlı kişi, iş, sosyal ve aile hayatında yaşadığı olumsuz sonuçlara rağmen bağımlı olduğu maddeyi kullanmaya devam eder. Ayrıca bağımlı kişiler günün önemli bir bölümünde alkolü düşünürler. Yani nasıl alacağını, ne zaman hangi ortamda içeceğini veya onun hayalini düşünerek önemli derecede vaktini harcar.
Psikiyatrik hastalıklar da aşırı alkol kullanımına neden olabilir mi?
Psikiyatrik hastalıklarda alkol bağımlığı gelişimine zemin hazırlayabilir. Posttravmatik stres bozukluğu, Kişilik bozuklukları, sosyal fobi, panik bozukluk, depresif bozukluk, uyku bozuklukları ve digger anksiyete bozuklukları bunlardan bazılarıdır. Kişiler altta yatan bu sorunlarının yarattığı psikolojik baskının üstesinden gelmek için alkole başvururlar (örneğin uykuya dalma sorunu olan birinin her gece uyuyabilmek için alkol alması gibi) ve zamanla alkol kullanımı arttırılarak ve nihayetinde kontrolden çıkarak bağımlılık gelişebilir.
Tedavisi nasıldır?
Alkolle sorunu olan bireyler genelde inkar ederler. Tedaviyi de genellikle bir zorunluluk sonunda kabul ederler. Örneğin alkol kullanımı bireyin fiziksel sağlığını bozduğunda, eşi alkol kullanırsa boşanacağını söylediğinde veya patronu böyle devam ederse işden çıkarılacağını söylediğinde vb gibi. Tedavide iki dönem vardır. Alkol detoksifikasyonu ve rehabilitasyon dönemidir. Tedavinin ilk bir hafta-on günündeki arındırma (detoksifikasyon) döneminde eğer kullanım miktarı çok fazlaysa, daha önceki alkol yoksunluğu dönemi çok şiddetliyse ve bireyin vücut direnci düşükse alkolün bırakıldığı ilk günlerin hastanede yatarak geçirilmesi daha uygundur. Bağımlılık seviyesindeki kullanımlarda alkol kullanımı birden bırakıldığında ciddi yoksunluk belirtileri ortaya çıkar. Bunlar terleme, titreme, uykusuzluk, huzursuzluk, kaygı ve bazende epileptik (sara) nöbet, deliryum (bilinç azalması, halüsinasyonlar, ajitasyon, kooperasyon kaybederek zamanı, yeri ve kişileri karıştırma vs) gibi ciddi ve ölüm riski olan tablolar da gözlenebilir. Çok şiddetli olmayan kullanım durumlarında ayaktan tedaviler mümkün olabilir. Ama hastanın bu arındırma dönemini evde ve bir yakınının eşliğinde ve doktoru ile irtibat halinde geçirmesi uygun olacaktır. Çünkü bu dönemde birkaç çeşit ilaç alması, bol şekerli sıvı ile beslenmesi ve gözetiminin iyi yapılması gerekmektedir. Arındırma dönemi tedavisinden sonra hem ilaçlar ile hem de özgün psikoterapi yöntemleri ile rehabilitasyon dönemindeki tedavisine devam edilmelidir ve bu süre bir yıl kadar sürer. Amatemlerde bununla ilgili programlar vardır. Bireysel ya da grup terapileri, aileyi de tedaviye dahil etme, psikoeğitim, destek grupları (adsız alkolikler, AA) tedavide kullanılan yöntemlerdir.